
Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti İkinci Başkanı İlyas Serenli, İstanbul ve ilçelerinde görevli şube personelleri ile bir araya geldi.
Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti II. Başkanı Serenli, İstanbul Müftüsü-Türkiye Diyanet Vakfı İstanbul Şube Başkanı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz ve Eyüpsultan Şube Başkanı Mustafa Mesten ile birlikte katıldığı şube personel toplantısında, vakıf çalışmalarını anlattı.
Serenli, İstanbul il ve ilçelerinde gerçekleştirilen faaliyetlerin değerlendirildiği toplantıda şube personellerine hitaben yaptığı konuşmada, vakfın 44 yıllık iyilik yolculuğunda bugünlere gelinmesinde şube yöneticilerinin büyük katkılarının olduğunu söyledi.
Türkiye Diyanet Vakfının kurulduğu günden bu yana pek çok hayırlı işe vesile olduğunu belirten Serenli, bugüne kadar çalışmalarıyla destek veren şube yöneticilerine teşekkür ederek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye Diyanet Vakfı olarak hayır işlemek, iyiliği hayata geçirmek için bizlere bağışta bulunan, maddi imkan sağlayan milletimizin hayrına vesile olan bir kurumuz. Milletimizin verdiği emaneti gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz, çok şükür bu vesileyle sizlerle birlikte güzel işlere imza atıyoruz. Sizler bugün vakıf anlayışını yaşayan ve yaşatan insanlarsınız. Sahada özellikle Türkiye nüfusunun büyük çoğunluğunun yaşadığı İstanbul’da bizim elimiz, kolumuz, her şeyimiz oluyorsunuz. Sizlerin aracılığı ile ihtiyaç sahiplerine ulaşıyoruz. Bizim çalışmamızda esas olan ihlas, samimiyet ve güvendir. Bizler birbirimize güveneceğiz, birbirimize samimi bir şekilde davranacağız ve çalışmalarımızda ihlas ile çalışmış olacağız.”
“Ülkemizin yüzünü ağartan hizmetler yapılıyor”
Programda konuşan İstanbul İl Müftüsü ve TDV İstanbul Şube Başkanı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz ise Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfının ülkemizde ve yurt dışında güzel hizmetlere vesile olduğunu söyledi.
Yılmaz, “Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı, biri olmazsa diğeri olamayacak kadar birbirine bağlı iki önemli kurumdur. Biri işin resmi ayağı, devlete bakan yüzü; öbürü ise sivil ayağı, insana, halka bakan yüzü. Hem ülkemizde hem de İslam coğrafyasında ve dünyada ülkemizin yüzünü ağartacak hizmetler yapıyorlar” dedi.
Türkiye Diyanet Vakfında görev yapmanın sorumluluğunun çok yüksek olduğunu belirten Yılmaz, “İstanbul, Türkiye nüfusunun yüzde 25’ini, ekonomisinin yüzde 50’ye yakın kısmını karşılıyor. Medya, kültür ve medeniyet burada. O bakımdan İstanbul’da ister Türkiye Diyanet Vakfında, ister Diyanet İşleri Başkanlığında, ister başka müesseselerde olsun görev yapmanın sorumluluğu çok yüksek. Sizler böyle şerefli bir kurumda bulunmaktan dolayı bahtiyar insanlarsınız. Amacımız Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfının etkinliğini daha da artırarak en iyi şekilde temsil etmek; digergam gönüllü insanlardan bize ulaşan o hayır ve hasenatı, yıkık gönüllü insanlara ulaştırmaktır. Allahu Teala bu hizmetlerinizi inşallah sizin manevi ve uhrevi kurtuluşunuza vesile eylesin” diye konuştu.




