Türkiye’nin Yardım Eli Sınırötesine Uzandı

Türkiye Diyanet Vakfı kış mevsiminin etkisini artırmasıyla birlikte çadırlarda yaşayan Suriyeli ailelere halkımızın yardım elini uzattı.

Dünyanın dört bir tarafındaki ihtiyaç sahiplerine milletimiz adına iyilik elçiliği görevini üstlenen Türkiye Diyanet Vakfı Suriye’de yaşanan savaşın 10. yılında da mağdur ailelerin yanında olmaya devam ediyor.

Azez’deki zeytinlik arazilerinin içerisinde yer alan dağınık kamplarda kış mevsimini çadırlarda geçirmek zorunda kalan ailelere gıda, tekstil ve barınma yardımlarını sürdüren Türkiye Diyanet Vakfı, kış mevsiminin etkisini artırmasıyla birlikte ailelere soba ve yakacak yardımında da bulunmaya başladı.

“Yağ tenekesi ve konserve kutularını soba yapıyorlar”

TDV ekipleri, ailelerin zorlu kış şartlarına karşı kendi imkanlarıyla aldıkları önlemlere de şahitlik etti.

Türkiye Diyanet Vakfı Suriye Koordinatörü Mustafa Erdem “Suriye’de bulunan kamplarda yaşayan ve çadırlarda yaşam mücadelesi veren aileler kış mevsiminin getirdiği zor şartlarla baş başa kalıyorlar. Yağmur sonrasında oluşan çamur, kamplarda yürümeyi bile zorlaştırıyor. Yağış sonrası yeterli koruması olmayan çadırların içi su ile doluyor ve barınmak imkânsız hale geliyor. Çadırda barınan aileler ilkel yöntemlerle ısınmaya çalışıyorlar. Yağ tenekesi, konserve kutusu, çamaşır kazanı gibi materyallerle yapılan sobalar 10 TL İle 100 TL arasında alıcı buluyor. Bu sobalar sadece odun yakmaya müsait. Çadırlarında ısınmak isteyen ve normal soba alacak imkânı olmayanlar bu sobalara rağbet gösteriyorlar” dedi.

“Kadın ve çocukların yaşadığı bölgelerde eğitim ve kalkınma faaliyetlerini sürdürüyoruz”

Erdem “Suriye içerisinde gerçekleştirdiğimiz yardım faaliyetlerini necip milletimizin destekleri sayesinde gerçekleştiriyoruz. Başlayan kış mevsimiyle birlikte Azez’de çadırlarda ve farklı kamplarda yaşayan ailelere soba, yakacak ve kışlık giyecek yardımının yanı sıra, hergün 15 bin kişiye sıcak yemek ve 70 bin ekmek dağıtıyoruz. Yaptığımız çalışmalarda öncelikli olarak yetim ailelerinin olduğu, kadın ve çocukların yoğun olarak yaşadığı bölgeleri tercih ediyoruz.” dedi